Depresyon, kişinin duygu durumu, düşünce biçimi ve günlük aktiviteleri üzerinde belirgin bir etkisi olan klinik bir zihinsel sağlık durumudur. Bu durum, genellikle sürekli bir üzüntü, umutsuzluk ve enerji kaybı ile karakterizedir. Depresyon, genellikle uzun süre devam eder, bu da kişinin genel yaşam kalitesini ve işlevselliğini olumsuz yönde etkileyebilir.

Depresyon belirtileri geniş bir yelpazede olabilir. Duygusal belirtiler arasında sürekli üzüntü, boşluk hissi, ilgi kaybı, umutsuzluk ve değersizlik duyguları bulunur. Davranışsal belirtiler arasında sosyal çekilme, günlük aktivitelerden geri çekilme, uyku düzeninde değişiklikler ve iştah değişiklikleri yer alabilir.


Düşünsel belirtiler arasında konsantrasyon güçlükleri, karar verme zorluğu ve negatif düşünce kalıpları sayılabilir. Fiziksel belirtiler arasında halsizlik, enerji kaybı, ağrılar ve sindirim sorunları bulunabilir.

Depresyonun ortaya çıkmasında genetik faktörler, biyolojik değişiklikler, stres, travma ve çevresel etkenler rol oynayabilir. Tedavi genellikle psikoterapi, ilaç tedavisi veya bu yöntemlerin kombinasyonunu içerir. Profesyonel yardım almak, depresyonun etkilerini anlamak ve yönetmek için önemlidir. Eğer depresyon belirtileri gözlemleniyorsa, bir sağlık uzmanına başvurmak, uygun tedaviye erken ulaşmak için önemlidir.

Belirtileri nelerdir?

Depresyon belirtileri, genellikle bir kişinin günlük yaşamını etkileyen ve uzun süre devam eden bir durumdur. Eğer kendinizde veya başkalarında bu belirtileri fark ediyorsanız, bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir. Depresyon tedavi edilebilir bir durumdur ve profesyonel yardım almak önemli bir adım olabilir.

Duygusal Belirtiler:

Anlamsız üzüntü veya boşluk hissi.

Sürekli endişe, gerginlik ve içsel huzursuzluk.

İrritabilite ve sinirlilik.

Davranışsal Belirtiler:

Sosyal çekilme ve izolasyon.

İş veya okul gibi günlük aktivitelerden geri çekilme.

Aşırı uyuma veya uyuyamama.

İştah değişiklikleri ve kilo kaybı veya kilo alımı.

Düşünsel Belirtiler:

Konsantrasyon güçlüğü ve karar verme zorluğu.

Negatif düşünce kalıpları, özsaygı eksikliği.

Gelecekle ilgili umutsuz ve olumsuz düşünceler.

Ölüm veya intihar düşünceleri.

Fiziksel Belirtiler:

Halsizlik, enerji kaybı ve sürekli yorgunluk.

Baş ağrıları, kas ağrıları veya diğer ağrılar.

Sindirim sorunları ve mide-bağırsak problemleri.

Uyum Problemleri:

Uykusuzluk veya aşırı uyuma.

Gündüzleri aşırı uyuklama.

Uyku düzeninde belirgin değişiklikler.

Psikomotor Belirtiler:

Hareketlerde yavaşlama veya huzursuzluk.

Konuşma hızında veya ses tonunda değişiklikler.

Sosyal İzolasyon ve İlgi Kaybı:

Sosyal etkileşimlerden kaçınma ve ilişkilerde zorlanma.

Daha önce keyif alınan aktivitelere ilginin kaybı.

Çeşitleri nelerdir?

Depresyon, farklı türlerde ve şiddetlerde ortaya çıkabilen bir zihinsel sağlık durumudur. Ancak, genel olarak depresyonu sınıflandıran birkaç ana tür vardır:

Major Depresif Bozukluk (MDD):

Bu, en yaygın depresyon türüdür ve klinik olarak belirlenmiş belirtilerin en az iki hafta süreyle devam ettiği bir durumu ifade eder. Bu belirtiler genellikle günlük işlevselliği ciddi şekilde etkiler.

Dysthymic Bozukluk (DD):

Dysthymic bozukluk, daha hafif ancak daha uzun süreli bir depresyon türüdür. Belirtiler genellikle en az iki yıl süreyle devam eder, ancak daha belirgin olmayabilir. Bu durum, major depresif bozukluğa benzer belirtilere sahiptir, ancak daha uzun vadeli bir seyir izler.

Bipolar Bozukluk:

Bipolar bozukluk, depresyon dönemleriyle mâni veya hipomani adı verilen yüksek enerjili dönemleri içeren bir durumdur. Bu durumda, kişi zaman içinde depresif ve manik (veya hipomanik) dönemler arasında dalgalanır.

Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu:

Bu tür depresyon, genellikle kış aylarında az ışık nedeniyle ortaya çıkan mevsimsel değişimlere bağlıdır. Bu duruma kış depresyonu da denir.

Anksiyete ile Birlikte Depresyon:

Anksiyete bozukluklarıyla birlikte depresyon hem depresif hem de anksiyete belirtilerinin bir arada bulunduğu bir durumu ifade eder. Bu iki durum sıklıkla birlikte görülebilir.

Psikotik Depresyon:

Bu durumda, kişi gerçek dışı inançlarla (delüzyonlar) veya duyularıyla ilgili yanıltıcı deneyimlerle (halüsinasyonlar) birlikte depresif belirtiler yaşayabilir.

Bu türler arasında çeşitli nüanslar ve özellikler olabilir ve bir kişi birden fazla depresyon türünün belirtilerini deneyimleyebilir. Depresyon, bireysel farklılıklar ve duruma özgü koşullar göz önüne alındığında geniş bir yelpazede ortaya çıkabilir. Tedavi planı, belirtiler ve durumun özelliklerine bağlı olarak kişiselleştirilir.

Atipik depresyon nedir?

Atipik depresyon, tipik depresyon belirtilerinden farklı özelliklere sahip bir depresyon alt tipidir. Bu depresyon türü, diğer depresyon alt tiplerinden ayıran belirgin özelliklere sahiptir. Atipik depresyon, aşırı uyuma ve artmış iştah gibi atipik belirtiler içerir. Tipik depresyon durumları genellikle uyku kaybı ve iştah kaybı ile ilişkilendirilirken, atipik depresyon tam tersi özelliklere sahiptir.

Atipik depresyonu olan bireyler genellikle olumlu olaylara karşı geçici olarak pozitif tepkiler gösterebilir, bu da bu depresyon türünü diğerlerinden ayıran bir özelliktir. Aynı zamanda, eleştiriye veya olumsuz durumlara karşı aşırı duygusal tepkiler gösterme eğilimindedirler.

Bu depresyon türü, aile geçmişi ve çocukluktan kaynaklanan tetikleyicilere özellikle hassas olan bireylerde daha sık görülebilir. Fiziksel belirtiler arasında vücut ağrıları ve ağrılı semptomlar da bulunabilir.


Atipik depresyonun tedavisi genellikle bireysel duruma göre uyarlanır ve psikoterapi ile ilaç tedavisini içerebilir. Ancak, her bireyde atipik depresyon farklı şekillerde ortaya çıkabilir ve belirtiler kişiden kişiye değişebilir. Atipik depresyon tanısı, bir uzman psikiyatrist veya psikolog tarafından konulmalıdır.

Atipik depresyon belirtileri nelerdir?

Atipik depresyon, tipik depresyon belirtilerinden farklı özelliklere sahip olan bir depresyon alt tipidir. Bu depresyon türünün belirtileri genellikle şunlardır:

Aşırı Uyuma:

Atipik depresyonu olan bireyler, genellikle normalden daha fazla uyuma eğilimindedirler. Gün içindeki işlevselliği ve aktivitelerdeki katılımları bu aşırı uyuma nedeniyle olumsuz etkilenebilir.

Artmış İştah ve Kilolu Olma:

Atipik depresyon belirtileri arasında artmış iştah ve buna bağlı olarak kilo alımı yer alabilir. Tipik depresyon durumlarında iştah kaybı ve kilo kaybı daha yaygındır.

Duygusal Duyarlılık ve Reaktif Mizaç Değişiklikleri:

Atipik depresyonu olan kişiler, olumlu olaylara karşı geçici olarak pozitif tepkiler gösterebilirler. Ancak, eleştiriye veya olumsuz durumlara aşırı duygusal tepkiler verme eğilimindedirler.

Sosyal İzolasyon ve İlgi Kaybı:

Sosyal çekilme ve sosyal etkinliklere katılmada zorlanma gibi belirtiler, atipik depresyonu tanımlayan özellikler arasında yer alabilir.

Ağrılı Semptomlar ve Somatik Belirtiler:

Atipik depresyon, vücut ağrıları, baş ağrıları ve diğer somatik (fiziksel) belirtilerle ilişkilendirilebilir.

Aile Geçmişi ve Çocukluktan Kaynaklanan Tetikleyiciler:

Atipik depresyonun ortaya çıkmasında genetik faktörler ve çocukluktan kaynaklanan belirli tetikleyicilere özellikle hassas olma eğilimi gözlenebilir.


Duygusal Açlık ve İhtiyaçları Karşılamada Zorlanma:

Atipik depresyonu olan bireyler, duygusal olarak doyurulmuş hissetmekte zorlanabilirler ve kişisel ihtiyaçlarını karşılama konusunda güçlük yaşayabilirler.

Bu belirtiler, atipik depresyonu diğer depresyon türlerinden ayıran özelliklerdir. Ancak, her bireyde atipik depresyon farklı şekillerde ortaya çıkabilir ve belirtiler kişiden kişiye değişebilir. Atipik depresyon tanısı, bir uzman psikiyatrist veya psikolog tarafından konulmalıdır. Tedavi genellikle bireysel duruma göre uyarlanır ve psikoterapi ile ilaç tedavisini içerebilir.

Metta Psikoloji Ekibi

*Sitemizde bulunan yazılar tıbbi tavsiye içermez ve yalnızca farkındalık yaratmak amaçlıdır. Yazılardan yola çıkarak bir hastalık tanısı konulamaz. Hastalık tanısını yalnızca psikiyatri hekimleri koyabilir.