Bizler günlük hayatımızda birçok sorunla karşı karşıya kalır ve bunlarla baş etmeye çalışırız. Baş etme yöntemlerimiz kişisel özelliklerimiz, bulunduğumuz ortam, bulunduğumuz zaman dilimine göre farklılıklar gösterir. Bizler karşılaştığımız sorunlar ile baş etmeye çalışırken değişik duygusal ve davranışsal tepkiler veririz. Verdiğimiz duygusal tepkilerden birisi de öfkedir.
Öfke, bizlerin doğuştan getirdiği ve yaşamımızın ilk yıllarından itibaren gelişen, şekillenen, günlük hayatımızın içinde sık sık oluşan, doyurulmamış isteklere, istenmeyen sonuçlara ve karşılanmayan beklentilere karşı verilen son derece doğal, evrensel, saldırganlık ve şiddet içermeyen, yaşamı zenginleştiren, yaşamın sürdürülmesi için gerekli olan duygusal bir tepkidir.
Genellikle olumsuz bir duygu olarak dile getirilen öfke duygusu aslında yaşamın sürdürülmesi için gerekli ve önemlidir. Burada önemli olan nokta öfke duygusu ifade ediş tarzımızdır.
Yani doğuştan getirdiğimiz bu doğal duygumuzu yaşantımız için olumlu ya da olumsuz hale dönüştürmek bizlerin elindedir. Unutmamamız gerekir ki öfke bir duygudur ancak bir davranış tarzı değildir.
Bu noktada öfkenin nasıl ifade edildiği önem kazanır. Öfkemizi kontrollü bir şekilde ifade ettiğimizde bizler için olumlu değişimler yaratırken kontrolsüzce ifade edilen öfke yeni problemlerin nedenini oluşturabilmektedir. Bir öfke ifade biçimi olan saldırganlık geri dönüşü olmayan sonuçlara sebebiyet verebilmektedir.
Her birimizin öfke ifade ediş tarzı farklıdır. Bazılarımız öfkeyi içte tutmayı tercih ederken bazılarımız dışa vurmayı tercih ederiz.
Genelde etraflarındaki kişilerle problem yaşamak istemeyen bireyler bu duygularını içe atarak farklı şekillerde de boşaltırlar. Öfkenin açıkça ifade edilmemesi ve içe atılıp bastırılması ne öfkeyi ne de öfke kaynağı olan problemi ortadan kaldırmaz. Öfke duygusunun sürekli bastırılması bir çok bedensel ve psikolojik probleme neden olur.
Dışa dönük öfkeye sahip olan bireyler ise enerjilerini içte tutmak yerine, dışarıya vurmayı tercih ederler. Eğer bu bireyler öfkelerini öylece kontrolsüzce dışarıya saldırgan bir şekilde ifade ederlerse, belli bir zaman sonra bu davranışları sebebiyle sık sık kişiler arası sorun yasamaya başlarlar.Bu durumda yine bedensel ve psikolojik problemleri beraberinde getirir.
Öfke duygumuzu yapıcı bir biçimde ifade etmemizin yolu ise etkili iletişim becerilerinden ve güvengen davranışlardan geçer. Güvengenlik diğer bireyleri küçük görmeden, onların haklarını yadsımadan, kendi haklarımızı da koruyabilmemiz için geliştirilmiş bir çeşit kişilerarası ilişkiler biçimidir. Güvengen birey, kişiler arası ilişkilerinde iletişimde oldukça etkilidir. Saldırganca davranmazlar, çekingen ya da içe kapanık değildirler. Ayrıca güvengen bireylerin duygularını açıkça ifade edebildiklerini, kendi haklarını kullanma konusunda asla çekingenlik göstermediklerini ve bunları yaparken de diğer bireylerin haklarına son derece saygılı olduklarını söyleyebiliriz. Güvengen bireyler olmak hem kişisel ihtiyaçlarımızı karşılamamızı hem de toplumla sağlıklı bir biçimde uyum yakalayabilmemizi sağlar.
Öfke duygunuzu ifade ediş tarzınız yüzünden çevrenizdekilerle ve kendi ruh dünyanızda problem yaşıyorsanız bir uzman yardımı ile öfkenizi sağlıklı bir biçimde ifade etmeyi öğrenebilirsiniz.Böylece yaşayacağınız fiziksel ve psikolojik problemlerin önüne geçmiş olursunuz.
Sağlıklı Öfkeler..
Metta Psikoloji Ekibi